BAŞLARA DAİR...

Her zaman bir şeyleri kabullenmek zorunda olan insanlar ve onları bu şeyleri kabullendirmeye çalışan diktatörler yer aldı tarihte ve bu günde...Şöyle yapmalı , şuna uymalı , şu yol en doğrusu diye baskı uygulayanlar ve bu yolda yürümeye mahkum alt sınıf...Karşı gelseler aç kalacaklar , boyun eğerek kazanabildikleri üç beş kuruşluk hayatlarını bile kaybedecekler.Bu yüzden  boyun eğmek en yaşanılası durum olmaktan öteye gidemiyordu.
Kendi hayatlarına bakmaksızın  vatandaşı yargılayanlar , şöyle yapsınlar diyerek aç kalmalarını emreden başlar...
Hep aynıydı hikayeler...
Lüks yaşam , ışıklar , para , gemicikler vs. bunları görüp iç geçiren ayak takımı ve işsizliğe çare niyetine " Ananı da al git ! " nasihatları ...
Herkes her şeyi halk için yapıyordu.Halk için açtık , halk için getirdik.Aslına bakarsanız kimse halkı değil , ülkenin başına geçmeyi düşünüyordu ve bu konumun getirdiği serveti...